ARAMA
Sayfalarda
Resimlerde
ARAMA
Sayfalarda
Resimlerde
KURUMSAL
MTSO TARİHÇESİ
İDARİ YAPI
YÖNETİM KURULU
MECLİS
MESLEK KOMİTELERİ
KURUM ORGANİZASYON ŞEMASI
DİSİPLİN KURULU
ODA BİRİMLERİ
VİZYON - MİSYON
KALİTE POLİTİKAMIZ
BAŞKAN ÖZEL
DEMEÇLER
MAKALELER
EĞİTİM VE KALKINMA VAKFI
SANAT GALERİSİ
TOBB GİRİŞİMCİLER KURULLARI
MERSİN İL KADIN GİRİŞİMCİLER KURULU
MERSİN İL GENÇ GİRİŞİMCİLER KURULU
[ Sosyal Etkinliklerimiz ]
YAYINLAR
E-BÜLTEN
MTSO HABER GAZETESİ
MTSO Haber Son Sayı - (429)
MTSO HABER 2022 SAYILARI
MTSO HABER 2021 SAYILARI
MTSO HABER 2020 SAYILARI
MTSO HABER 2019 SAYILARI
MTSO HABER 2018 SAYILARI
MTSO HABER 2017 SAYILARI
MTSO HABER 2016 SAYILARI
MTSO HABER 2015 SAYILARI
MTSO HABER 2014 SAYILARI
MTSO HABER 2013 SAYILARI
MERSİN AYLIK GÖSTERGELERİ
RAPORLAR
DESTEK YAYINLARI
KİTAPLARIMIZ
RESİM ARŞİVLERİ
MTSO Zaman Tüneli
SUNUMLAR >>
AİA -BÜLTENLERİ
MTSO TV - ©
MTSO
HİZMETLER
BELGESELLER
KURULUŞ YILDÖNÜMLERİ
ETKİNLİKLER
MERSİN
AYLIK FAALİYETLER
2021
2020
2019
RAKAMLARLA MERSİN
2021
2020
TURİZM
GERÇEK MERSİN HİKAYELERİ
MERSİNİN GİZEMİ
RADYO VE TV PROGRMALARI
KAYITLI FİRMALAR
KAYITLI ÜYE ARAMA
SEKTÖREL SORGULAMA
ÜRETİCİLER LİSTESİ
MERSİS - Firma Sorgulama
HİZMETLERİMİZ
TİCARET SİCİL İŞLEMLERİ
ÜYE HİZMETLERİ ve ODA KAYIT
DIŞ TİCARET İŞLEMLERİ
SANAYİ İŞLEMLERİ
LOJİSTİK HİZMETLERİ
SİGORTA ACENTELERİ
B A Ş V U R U L A R
MYK BELGESİ BAŞVURUSU
E Ğ İ T İ M L E R
HIZLI AİDAT ve BORÇ ÖDEME
YFM Belgelendirme
AVRUPA İŞLETMELER AĞI HİZMETLERİ
BİLGİ BANKASI
ÜYE.TOBB ONLİNE EVRAK İÇİN NASIL KAYIT OLUNUR?
TİCARET SİCİLİ - SIK SORULAN SORULAR
ARABULUCULUK - SIK SORULAN SORULAR
ÜCRET TARİFELERİ (2022)
FİRE, ZAYİAT VE TEAMÜL KARARLARI
MERSİS HAKKINDA
İHALE VE İLANLAR
e-İmzalı Belge Doğrulama
E-Posta Listemize Katılın
GS1 Türkiye - BARKOD
ONLiNE İŞLEMLER
TİCARET SİCİLİ BAŞVURU TAKİP
ONLİNE ÜYE HİZMETLERİ İŞLEMLERİ - TOBB
Üye İletişim Bilgileri Güncelleme Formu
Af yasası için Aidat Yapılandırma Başvuru Dilekçesi ve Taahhütnamesi
Bankalar ve Ekonomik Konular Çalışma Komisyonu İletişim Formu
DİĞER ONLINE HİZMETLER
HIZLI AİDAT ve BORÇ ÖDEME
KVKK
MERSİN TİCARET VE SANAYİ ODASI
ÇAĞRI MERKEZİ
0850 304 33 33
HABERLER
DUYURULAR
ETKİNLİKLER
İLETİŞİM
Başkan Makaleler
23.05.2022
Sektörlerimiz rakip değil, birbirinin destekçisidir
Ekonomide her çağda veya belli dönemlerde belli sektörler öne çıkıyor ve dünya bir moda gibi bu sektörlerin peşinde koşuyor. Bugün dijital ekonominin popüler olması gibi… Sanki diğer sektörler birbirinden bağımsız ve ilişkisizmiş gibi, sanki her sektör sadece kendi alanıyla ilgiliymiş, birbirini etkilemiyormuş gibi düşünülüyor. Hatta bu sektörlerin ülke veya dünya ekonomilerindeki paylarını da net yüzdelere indirgiyoruz. Bu yüzdelik paylara göre de bir önem sıralaması yapıyoruz. Örneğin tarımın Türkiye ekonomisinde gayri safi milli hasılaya katkısı %7-8 civarı diyoruz. Oysa tarım ürünlerini taşımak için kullanılan lojistik hizmetler var. Demek ki tarım aynı zamanda hizmetler sektörünün en önemli alanı olan lojistiğin ayrılmaz parçası ve destekçisi. Tarım sektöründe, üretiminden paketlemesine kadar kullanılan sayısız makine türü var. Demek ki tarım, sanayi ve imalat sektörlerinin ayrılmaz parçası ve destekçisi.
05.05.2022
Tarımsal dönüşümün merkezi: “MERSİN AGROPARK”
Özellikle son 40 yılda dünya, yüksek teknoloji, merkezinde internet olan dijitalleşme ve yenilikçilik yaklaşımlarıyla önemli ekonomik, sosyal ve teknolojik dönüşümler yaşadı. Üretim şekillerinde yaşanan değişim ve dönüşüm, tüketici davranışlarındaki değişim ve yeni ticaret trendleri kalkınma stratejilerinde de değişimlere yol açtı. Bölgesel kalkınma modelleri gündeme geldi. Bu noktada bölgesel kalkınma kavramını ilk yakalayan kent Mersin oldu ve 2000’li yılların başlarında Türkiye’nin ilk Bölgesel Yenilik Stratejisi Projesi’ni hayata geçiren kent oldu. O dönemlerde de bu süreçlerin içinde olmanın heyecanını yaşadım. MTSO çatısı altında aldığım tüm görevlerde bu hedeflere yönelik çalışmalar yaptık. İşte Mersin’in bu makro projesinin hedeflerinden birisi de kentin başat sektörlerinin tüm paydaşlarının yer aldığı platformlar kurmaktı. Sonunda Mersin o dönemde tarım-gıda, lojistik ve turizm platformlarını kurdu. Her platformun da inovasyon farkındalığı yaratmak, sektörlerinde yenilikçiliği teşvik etmek ve eğitimler düzenlemenin yanında, somut bazı hedefleri vardı. Turizm Platformunun hedeflerinden birisi Mersin’de belirlenen hedefe yönelik konsept turizm yatırım alanları tahsis ettirmek ve devlet teşviklerinin verilmesini sağlamaktı. Lojistik Platformunun somut hedefi Mersin’de Türkiye’nin modern anlamda ilk Lojistik Köyünü kurmaktı. Tarım-Gıda Platformunun somut hedeflerinden birisi de yine Türkiye’de bir ilk olacak olan Tarım-Gıda Teknoparkını, Mersin Agropark’ı kurmaktı.
18.04.2022
Köysel dönüşümü konuşmalıyız…
Köylerin ve kırsal alanların ihmal edilmesiyle, köy ve kırsal yaşamın çekiciliğini, yaşam kalitesini, ekonomik değerini kaybetmesiyle, bir de bunun üstüne değişen büyükşehir yasası ile köylerin mahalleye dönüşmesi düzenlemesiyle sadece köy ve kırsal kavramları yok olmadı, aynı zamanda ülke tarımı ve hayvancılığı da büyük darbe aldı. Köyün ve kırsalın yok edilmesi, Türkiye tarımının yok edilmesidir. Ne yazık ki, son 60 yılda gelişmenin karşılığı kentleşmek olarak görüldü. Bundan dolayı Türkiye son 60 yılda gelişmeyi şehirleşme olarak gördü ve inşaata, binaya yatırım yaptı, rantı inşaat ve betonda yarattı. Birileri, “gelişmek istiyorsan tarımı bırak” dedi. Köy ve kırsal cazip olmaktan, ekmek ve aş üretmekten uzaklaşınca, insanlar geleceğini şehirlerde aradı ve kente göç başladı. Bir süre sonra şehirlerde sorunlar başladı. Kentsel nüfusun hızla artması, buna bağlı olarak kentlerin yanlış ve plansız genişlemesi, alt yapı, ulaşım, konut, sanayi alanı, enerji ihtiyaçlarını arttırırken; atık su, gürültü, hava kirliliği gibi çevre sorunlarını da beraberinde getirdi. Kent kültürü temeli olmayan bu göçler ne yazık ki modern kentler değil, kentler içinde gecekondular yarattı. Yanlış kentleşmenin yarattığı sorunları bugün “KENTSEL DÖNÜŞÜM” kavramı ile aşmaya çalışıyoruz. Oysa Cumhuriyetimiz kurulurken büyük bir tarım hamlesi ile başladı. Cumhuriyetimiz “KÖYSEL DÖNÜŞÜMLE” başladı.
04.04.2022
Çiftçinin kar etmediği tarım sürdürülemez
“Üretmezsek Tükeniriz” konferanslarının birincisini 27 Eylül 2019 yılında düzenlemiştik. O tarihte gündem daha farklıydı ve makro tarım politikalarına odaklanılmıştı. Birinci konferansta gündeme getirilen SEMERAT Holding yapılanmasını masaya yatırmıştık ve olumsuzluklarını anlatınca, bu yanlış politika rafa kaldırılmıştı. Mersin’de yapılan başarılı toplantı ses getirdi ve başka iller de benzer tarım toplantılarına başladı. 19 Mart 2022 tarihinde “Üretmezsek Tükeniriz” konferanslarının 2’incisini düzenledik. Tam da gıda ve tarım ürünlerinin fiyatlarının olağanüstü arttığı, tedarikte sorunlar yaşandığı bir dönemde yapılan bu konferans ortaya koyduğu düşüncelerle sorunlara ve çözümlere ışık tuttu, Mersin dinamikleri yine en doğru zamanda en etkili bir görevi yerine getirdi.
21.03.2022
“Milli ekonominin temeli ziraattir” Mustafa Kemal ATATÜRK
19 Mart Cumartesi günü Mersin Ticaret ve Sanayi Odası olarak, Mersin Büyükşehir Belediyesi, AKİB, Akdeniz Ziraat Odası, TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Mersin Şubesi iş birliğinde belki de kentimizin, bölgemizin ve ülkemizin en önemli konusu olan tarım konusunu önemli katılımcıların buluşması ile masaya yatırdık. Çok şey konuştuk ama sonunda ortaya çıkan en önemli ana fikir ve mesaj ne oldu derseniz: “Üretmezsek, tükeniriz” herkesin ortak mesajı ve düşüncesi oldu. Üretmeyen bir ülke fakir kalmaya mahkumdur. Üretmeyen bir ülke bağımsız olamaz. Üretmeyen bir ülkenin geleceği olamaz. Üretim sadece para kazanma, zengin olma konusu da değildir. Büyük Atatürk’ün en güzel ifadesiyle:“Çalışmadan, yorulmadan, üretmeden rahat yaşamak isteyen toplumlar; önce haysiyetlerini sonra hürriyetlerini ve daha sonra da istiklal ve istikballerini kaybetmeye mahkumdurlar.”Bundan dolayı, ÜRETİM ülkemizin ana gündemi olmak zorundadır.
07.03.2022
Üçüncü taraflar bölge ülkelerinden elini çekmelidir…
Türkiye olarak ülkeler arası gerginliklerin her an ortaya çıktığı sıcak bir bölgede yaşamanın olumsuzluklarını yaşıyoruz. Her ne kadar bazı uzmanlar çevremizde yaşanan savaş veya gerginliklerin ülkemize bazı fırsatlar da sunduğu yorumu yapsa da, biz iş dünyası tüm gelişmelere karşı çok hassas bir camia olarak bildiğimiz tek bir şey varsa; o da “komşunuzda ateş ve yangın varsa, sizler de güvende olamazsınız”… Bu anlamda hem ekonomik hem de daha önemlisi insani olarak bu savaşın bir an önce bitmesi ve iki ülkenin ortak bir paydada anlaşması tek dileğimizdir. Ancak bunun için öncelikle bölgemizdeki sorunlarda üçüncü ülkeler elini çekmelidir. Zaten siyasi anlamda sorunun temel kaynağı bölgenin gerek doğal kaynaklarından pay almak isteyen, gerekse kendilerini dünyanın süper gücü ve jandarması kabul eden bazı devletlerin sürekli dünyanın her tarafındaki ülkelerin ilişkilerine müdahil olmalıdır.
21.02.2022
Her şey Mersin için…
Mersin olarak ciddi bir eşikteyiz. Ya yerimizde sayacağız, ya da eksiklerimizi gidererek bir sıçrama yapacağız. Ekonomik anlamda bir sıçrama fırsatının olduğunu, dünyanın ve bölgemizin ekonomik krizlerle başlayan ve pandemi ile devam eden bu durağan döneminde bir adım öne çıkma potansiyelini ve fırsatlarını görüyoruz. Mersin olarak önemli ve güçlü yanlarımızı ve önümüzdeki parlak fırsatları gördükçe, kaçırılan zaman bizleri daha da üzüyor. Hedefimiz olan o atılımı gerçekleştiremememizin nedenlerinden olan eksik alt yapılarımızın ve yatırımlarımızın bir an önce hayata geçirilmesi, Mersin için yararlı olacak projelerin gerçekleşmesi için sadece kent dinamiklerinin çabası ve lobisi yetmiyor.
07.02.2022
Eğitimde değişim değil, dönüşüm gerekiyor…
Cuma günü Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nde Milli Eğitim Bakanımızın katılımı ile düzenlenen “Mesleki Eğitim İstişare Toplantısı” için Ankara’daydım. Mersin Ticaret ve Sanayi Odası için eğitim konusu ekonomi konusundan sonra gelen ikincil bir konu değildir. MTSO için ekonomi ile ilgili çalışma ve projelerimiz ne kadar önemli ise, eğitim de o denli önemlidir. Sadece ekonomiyi geliştirmek zenginlik ve refahın gelişmesini sağlayabilir. Oysa eğitim bütünsel kalkınmanın anahtarıdır. Dünyada ekonomik olarak zengin olsa da, bütünsel kalkınmayı; yani demokrasi, evrensel hukuk değerleri, insan hakları, kişisel hak ve özgürlükler, özel teşebbüs, girişimcilik, yenilikçi olabilmek, kültür ve sanat gelişimi gibi konularda hiçbir mesafe kat etmemiş, asla yaşamak istemeyeceğiniz birçok ülke var. Bundan dolayı eğitim, ülkemizin ve toplumumuzun bütünsel kalkınmasının başat aracıdır.
24.01.2022
Mersin’e yapılan her yatırım, hinterlandındaki illere hizmet vermektedir
Geçtiğimiz hafta “2022 Yılı Yatırım Programı” Cumhurbaşkanlığı onayının ardından açıklandı. 2022 yılı Yatırım Programı, On Birinci Kalkınma Planında, 2022-2024 Orta Vadeli Programında ve 2022 yılı Cumhurbaşkanlığı Yıllık Programında öngörülen hedefler doğrultusunda hazırlanıyor. 2022 yılı Yatırım Programında neler düzenlenmiş diye baktığımızda; genel bütçe kapsamındaki kamu idareleri, özel bütçe kapsamındaki kamu idareleri, düzenleyici ve denetleyici kurumlar, kamu payı %50’nin üzerinde olan İktisadi devlet teşekkülleri ve bağlı ortaklıkları, özelleştirme kapsamına alınan kuruluşlar, sosyal güvenlik kurumları, döner sermayeli kuruluşlar, İller Bankası, dış proje kredisi kullanan Büyükşehir Belediyeleri ve diğer Belediyeler tarafından gerçekleştirilecek yatırım projelerinin sektörel bazda düzenlendiğini görüyoruz. Burada etüt işleri, devam eden projeler veya yeni projeler olarak bir sınıflandırma var. 2022 yılı Yatırım Programının sektörel dağılımına baktığımızda: Tarım, madencilik, imalat, enerji, ulaştırma-haberleşme, turizm, konut, eğitim, sağlık, diğer kamu hizmetleri, iktisadi ve sosyal harcamalar şeklinde bir sektörel dağılım var.
27.12.2021
Anadolu kentlerinin ekonomik gücünü görmeliyiz Yeni ekonomi bölgelerini desteklemeliyiz
Öncelikle 20 Aralık Pazartesi akşamı Sayın Cumhurbaşkanı tarafından yapılan TL mevduat faizi hesaplarının getirisinin döviz getirisi altında kalması durumunda aradaki farkın devlet tarafından ödeneceği açıklaması TL’ye değer kazandırdı, döviz kuru düştü. Peki, beklenen etki neydi? Hem kur kaybı olmayacağından hem de elde edilen kazanç stopaj vergisinden muaf olacağı için, kur yüksek diye yatırımcıların TL mevduatından vazgeçmeyeceği umuluyor. Bu açıklama yeni bir finansal alternatif olarak sunuldu. Birkaç hafta önce ilan edilen yeni modelden vazgeçildi. Orta ve uzun vadeli sonuçlarının ne olacağını göreceğiz. Uzun süredir dövize dayalı bir ekonomiye dönüşmüştük. Hükümetten faize karşı bir tutum vardı. Ancak, enflasyonun altında bir faiz dolara talebi arttırdı. Bir kısım yatırımcı dolara, bir kısım yatırımcı ise mal almaya yöneldi. Böylece dövize dayalı bir ekonomik sisteme gittik. Görünen o ki, hükümet kendi yaptığını beğenmedi ki, yeni bir önlem almaya gitti ve farklı bir kur sistemine geçti. Tam anlamıyla bir dalgalı kur yok artık.
«
1
2
3
4
5
6
7
8
...
14
15
»