ARAMA
Sayfalarda
Resimlerde
ARAMA
Sayfalarda
Resimlerde
KURUMSAL
MTSO TARİHÇESİ
İDARİ YAPI
YÖNETİM KURULU
MECLİS
MESLEK KOMİTELERİ
KURUM ORGANİZASYON ŞEMASI
DİSİPLİN KURULU
ODA BİRİMLERİ
VİZYON - MİSYON
KALİTE POLİTİKAMIZ
BAŞKAN ÖZEL
DEMEÇLER
MAKALELER
EĞİTİM VE KALKINMA VAKFI
SANAT GALERİSİ
TOBB GİRİŞİMCİLER KURULLARI
MERSİN İL KADIN GİRİŞİMCİLER KURULU
MERSİN İL GENÇ GİRİŞİMCİLER KURULU
[ Sosyal Etkinliklerimiz ]
YAYINLAR
E-BÜLTEN
MTSO HABER GAZETESİ
MTSO Haber Son Sayı - (402)
MTSO HABER 2021 SAYILARI
MTSO HABER 2020 SAYILARI
MTSO HABER 2019 SAYILARI
MTSO HABER 2018 SAYILARI
MTSO HABER 2017 SAYILARI
MTSO HABER 2016 SAYILARI
MTSO HABER 2015 SAYILARI
MTSO HABER 2014 SAYILARI
MTSO HABER 2013 SAYILARI
MERSİN AYLIK GÖSTERGELERİ
RAPORLAR
DESTEK YAYINLARI
KİTAPLARIMIZ
RESİM ARŞİVLERİ
MTSO Zaman Tüneli
SUNUMLAR >>
AİA -BÜLTENLERİ
MTSO TV
KAYITLI FİRMALAR
KAYITLI ÜYE ARAMA
SEKTÖREL SORGULAMA
ÜRETİCİLER LİSTESİ
MERSİS - Firma Sorgulama
HİZMETLERİMİZ
TİCARET SİCİL İŞLEMLERİ
ÜYE HİZMETLERİ ve ODA KAYIT
DIŞ TİCARET İŞLEMLERİ
SANAYİ İŞLEMLERİ
TIR VE ATA KARNESİ
İÇ TİCARET VE K BELGESİ
SİGORTA ACENTELERİ
B A Ş V U R U L A R
MYK BELGESİ BAŞVURUSU
E Ğ İ T İ M L E R
HIZLI AİDAT ve BORÇ ÖDEME
Ticari Bilgi ve İstihbarat Merkezi - TİBİM
Akredite Test ve AR-GE Merkezi
YFM Belgelendirme
AVRUPA İŞLETMELER AĞI HİZMETLERİ
BİLGİ BANKASI
ÜYE.TOBB ONLİNE EVRAK İÇİN NASIL KAYIT OLUNUR?
TİCARET SİCİLİ - SIK SORULAN SORULAR
ARABULUCULUK - SIK SORULAN SORULAR
ÜCRET TARİFELERİ (2021)
FİRE, ZAYİAT VE TEAMÜL KARARLARI
Mersin Hal Fiyat Listesi
MERSİS HAKKINDA
İHALE VE İLANLAR
e-İmzalı Belge Doğrulama
E-Posta Listemize Katılın
ONLiNE İŞLEMLER
TİCARET SİCİLİ MÜD. ONLİNE RANDEVU
TİCARET SİCİLİ BAŞVURU TAKİP
ONLİNE ÜYE HİZMETLERİ İŞLEMLERİ - TOBB
Üye İletişim Bilgileri Güncelleme Formu
Bankalar ve Ekonomik Konular Çalışma Komisyonu İletişim Formu
DİĞER ONLINE HİZMETLER
HIZLI AİDAT ve BORÇ ÖDEME
KVKK
MERSİN TİCARET VE SANAYİ ODASI
ÇAĞRI MERKEZİ
0850 304 33 33
HABERLER
DUYURULAR
ETKİNLİKLER
İLETİŞİM
Başkan Makaleler
17.02.2020
Tarımı ciddiye almak zorundayız
Tarım ve buna bağlı tarım-gıda sektörleri güçlü olmak zorunda olduğumuz stratejik sektörlerdir. Nüfusu 100 milyona yaklaşan bir Türkiye olarak bu konu bir ulusal güvenlik konusu olabilecek çapta önemli bir konudur. İşin artan bir nüfusu doyurma kısmı var, kimyasallardan arındırılmış ilaç ve ürün yetiştirmeye yönelik insan sağlığı kısmı var. Aynı zamanda toprağımızı bu kimyasal ilaçlardan koruma kısmı var. Elbette bir de bunun üretim, istihdam ve ihracat kısmı var. Yani, ekonomik anlamda katma değer yaratma kısmı var. Her ne kadar son 30-40 yılda sanayi ürünleri ihracatımız %90’ları bulduysa da, bu tarım sektörünün öneminin azaldığı anlamına gelmez. Bazı kentlerimiz büyük oranda hala tarım üretim ve ihracatına dayanan ekonomilere sahip. Sanayi tercihi tarımı bu kadar ihmal etmenin bir sebebi olmamalıydı.
03.02.2020
2020 ve umutlar…
Ekonomik ve siyasi anlamda her düzeyde 2020 yılından umutlu beklentiler içindeydik ama 2020 yılının ilk ayı ne yazık ki beklenmedik olumsuzluklarla başladı. Özellikle bizim dışımızda gelişen küresel gelişmeler dünyanın bir parçası olan ülkemizi doğrudan veya dolaylı etkilemektedir. 2020 Ocak ayı içinde başlayan ABD-Çin ticaret anlaşması gerginliği bu olumsuzlukların ilk ve çok erken gelişmesi oldu. 2019 yılının tüm dünyada yaşanan ve çok da parlak olmayan ekonomik gelişmelerinin ülkeleri dış ticaret anlamında daha da agresif yapacağını tahmin ediyorduk. Korumacılıklar zaten başlamıştı. Ancak bu sert ekonomik tavırların dünyanın en büyük iki ekonomisinden biri olan ABD ve Çin arasında başlaması iyi bir haberci olmadı. Buna ek olarak yine Ocak ayı içinde ABD-İran gerilimi ve General Süleymani suikastı ile bölgenin yine riskli hale gelmesi bu coğrafyada bulunan Türkiye için ikinci kötü haber oldu. Anında başlayan pazar ve petrol fiyatlarının istikrarsızlığı bizi doğrudan etkiledi.
20.01.2020
Birlikten kuvvet doğar…
Kalkınma Planı “Yeni Ekonomi Bölgeleri”ne vurgu yapıyor. Çok akılcı ve gerçekçi bu vurgunun planlardan hayata geçmesi için daha çok çaba göstermek zorundayız. Tek tek kentler olarak böyle bir şeyi hayata geçirebilmek mümkün değil. Adı üstünde yeni ekonomi bölgeleri birçok kenti kapsayan bir oluşum. Benzer veya birbirini tamamlayan ekonomik üretim desenlerine sahip kentleri planlı bir şekilde birbirine bağlamak ve bütüncül bir ekonomik sistem yaratmak kentlerin etkin bir işbirliği kurabilmesinde yatıyor. Bizim bölgemiz söz konusu olduğunda birinci halkayı elbette Mersin ve Adana’nın oluşturduğu Çukurova Ekonomi Bölgesi oluşturuyor. Bu bölge gerek doğal anlamda gerekse ekonomik anlamda arasına bir sınır çizilemeyen, ortak kaderi paylaşan bir bölge. Zaten bu iki ilin Kalkınma Ajansı olan Çukurova Kalkınma Ajansı da Mersin ve Adana illerini kapsadığı için bu birliği göstermektedir.
23.12.2019
Ekonominin yakıtı güven ve moraldir
2019 yılını tamamlarken, Türkiye’nin en eski Ticaret ve Sanayi Odalarından biri olan Mersin Ticaret ve Sanayi Odası olarak 134’üncü kuruluş yıldönümünü kutlamanın mutluluğunu yaşıyoruz. Tarihi bir buçuk asra yaklaşan öncü bir Oda olarak; üye hizmetlerimiz ve kent ekonomisi başta olmak üzere, Mersin’de eğitimden sanata, spordan tüm kültürel etkinliklere, fuarlardan festivallere kadar kentin sosyal yaşam kalitesini arttırmaya yönelik her çabanın ya öncüsü ya da parçası olduk, olmaya da devam edeceğiz. Mersin Ticaret ve Sanayi Odası siyaset ve ideolojiler üstü yapısıyla, kentin ortak paydası olmayı başaran duruşuyla Mersin’in bir demokrasi ve Cumhuriyet değerleri merkezi olmuştur. Gücünü bu özgürlükçü yapıdan, akıl ve bilim temelli yaklaşımlardan almaktadır. Bu yapı ve bu sorumluluk duygusuyla tamamen gönüllülük ilkesiyle görev alan MTSO Meclisi, Yönetimi ve Meslek Komitelerimizle 134 yıllık bir kuruma yakışan ciddiyetle, sorunlara kızmadan, moralimizi bozmadan ve geleceğe olan umudumuzla çalışmaya devam edeceğiz.
09.12.2019
Piyasalar kendi kurallarında işlerse, çözümler ortaya çıkıyor …
2019 yılını yavaş yavaş tamamlarken, Türkiye’nin en eski Ticaret ve Sanayi Odalarından biri olan Mersin Ticaret ve Sanayi Odası olarak 134’üncü kuruluş yıldönümünü kutlayacak olmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Dile kolay, tarihi bir buçuk asra yaklaşan bir kurumsallaşmadan bahsediyoruz. MTSO olarak bu kuruluş coşkusunu sadece tek bir güne sığdırmak yerine, haftaya yayılan etkinliklerle Mersin iş dünyasının kentine kattığı değeri daha görünür kılmak ve toplumu bilgilendirmek, hatta Mersinlileri de bu kuruluş etkinliklerinin bir parçası yapmanın mutluluğu içindeyiz. MTSO öncülüğünde başlayan ve artık Mersin’in olan, bir kentin adıyla anılan ilk ve tek Edebiyat ödülü olan Mersin Kenti Edebiyat Ödül Töreni Odamızın kuruluş haftasına değer katacak olan önemli bir etkinlik olacak. Sanatın her dalını tarihi boyunca desteklemiş olan Mersin Ticaret ve Sanayi Odası var olduğu sürece yaratıcılığın temeli olan sanatın her dalının destekçisi olmaya devam edecektir. Odamız, zenginliği salt para açısından görmemektedir. Bizce gerçek zenginlik maddi refah düzeyi ile paralel artan yaşam kalitesi, sosyal yaşam seviyesi, kültür ve eğitim konularını da içeren bütüncül kalkınmadır.
25.11.2019
Sorunlarımız var ama ülkemize güveniyoruz
Yıl sonu yaklaştıkça, bu günleri hem kent olarak hem de ülke olarak bir yılın hesabını, değerlendirmesini yapmaya başladığımız zamanlar olarak görüyoruz. Türkiye olarak kendi iç dinamiklerimizden de kaynaklanan yanları olsa da, daha çok son yıllarda artarak büyüyen küresel ekonomik daralma, artan küresel rekabet, küçülen dünya ekonomisi gibi dış etkenlerin ağırlıklı olduğu bir ekonomik kırılganlık yaşıyoruz.
11.11.2019
Üretmek Ekonominin Nefesidir
Bir önceki yazımızda Mersin’in festival ve sokak şenlikleri ile az da olsa canlandığını ve bu etkinlikler profesyonel bir hal aldıkça Mersin’in bir festivaller kentine dönüşeceğini söylemiştik. Geçtiğimiz hafta son zamanların en büyük, en coşkulu, en katılımlı festivali olan Mersin Narenciye Festivalini hep birlikte yaşadık. Başlatanları, destek verenleri, parçası olanları kutluyoruz. Narenciyenin başkenti olduğumuzu, sosyal yaşamı ile modern ve yaşanır bir kent olduğumuzu, özgürlükler kenti olduğumuzu bir kez daha gösterdik. Elbette kentin sosyal anlamda hareketlenmesi bizler için çok önemli. Ancak üreten bir kent, üreten bir ülke olmadıkça arzu ettiğimiz ekonomik ve sosyal hedeflere ulaşamayız. Son zamanlarda imalat rakamlarımız, genel anlamda üretim rakamlarımız, üretim firmalarımızın kapasite kullanım rakamları, yeni açılan üretim yer sayıları ne yazık ki parlak değil. Bu rakamlar 80 milyon nüfusu aşan bir Türkiye’nin büyümesine yetmez.
28.10.2019
Her birimiz sinerjinin parçası olmalıyız …
Ülke olarak Barış Pınarı Harekatı’nın ardından olaya tek taraflı ve kendi çıkarları açısından bakan uluslararası camiada haksız bir eleştiri ve saldırıya maruz kalıyoruz. Ülkemizin güvenliğini sağlamaktan öte bir amacı olmayan bu harekatı ve genel anlamda Türkiye’nin haklı şikayetlerini, terörden çektiğimiz acıları sadece devlet olarak değil, iş dünyası olarak da her ortamda gündeme getirmeli ve gerçekleri anlatma anlamında iş dünyası olarak Türkiye’nin uluslararası alanda birer temsilcisi ve sesi olduğumuzu unutmamalıyız. Mersin Ticaret ve Sanayi Odası olarak özellikle ortak bir coğrafyayı paylaştığımız tüm ülkelere yaptığımız ziyaretlerde bu sorumluluk duygusu ile hareket ediyoruz.
14.10.2019
Mersin demek Türkiye demektir…
Mersin iş dünyası olarak, özellikle dünya ekonomisine nitelikli şekilde entegre bir dünya kenti olarak bölgesel ve küresel gelişmelerden etkilenmememiz mümkün değil. Son yıllarda bizim için önemli pazarlar olan Kuzey Afrika, özellikle Mısır ve daha sonra sınırdaş komşumuz olan Suriye’yi etkileyen sosyal ve siyasal huzursuzluklar ülke ekonomimizi olduğu gibi, Mersin ekonomisini de olumsuz etkiledi. En azından lojistik imkanlarımıza, pazarlarımıza ulaşma kolaylığımıza zarar verdi. Bugün de ülkemizin yanı başında artık bir iç savaş ve küresel savaş alanı haline gelen bu bölgede palazlanan terör örgütleri ulusal güvenliğimize büyük bir tehdit oluşturmaya başladı. İşte bu yüzden daha önce Türk Silahlı Kuvvetlerimizin bölgeye huzur getirmek ve ülkemizdeki yaşayan milyonlarca yurdundan edilmiş Suriyeli kardeşimizin vatanlarına dönmelerini sağlamak amacıyla yapılan Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı Harekatları’nın devamı olan “Barış Pınarı Harekatı” kahraman Türk Ordusu tarafından, hükümet ve tüm muhalefet partilerinin onayı ve desteğiyle başlamıştır. Bu bölgelerdeki çıkarları yüzünden binlerce kilometre öteden buraya asker konuşlandıran ve bu coğrafyayı sömürmekten öte amacı olmayan Batı ülkelerinin buraya sınırdaş olan ve sadece kendi ulusal güvenliği adına bölgede bulunan Türkiye’ye siyaseten de, hukuken de, ahlaken de söz söyleme hakları yoktur. Mersin iş dünyası olarak amacı çok net olan bu barış ve huzur harekatını destekliyor, Mehmetçiğimize başarılar diliyoruz. Söz konusu Vatan olduğunda milletimiz tek yumruktur.
09.07.2019
Sivil inisiyatifin gücü
21’inci yüzyılın dünyasında askeri tedbirlerin veya devletlerin ürettiği kamu politikalarının veya siyasetin çok ama çok üstünde olan “sivil inisiyatifler” çok daha etkin çözümler sunmaktadır. Devletler, hükümetler aslında bu sivil inisiyatiflerin görünmez destekçileri olduğunda devlet de kazanmaktadır. ABD, İngiltere ve Avrupa bu mantıkla ekonomide de, eğitimde de, kültürel konularda dünyada önde ve güçlü. Çünkü gelişmiş ülkeler bazı istisnalar hariç dünyanın her yerinde kendi sivil inisiyatiflerini, örneğin Sivil Toplum Kuruluşlarını, özel sektörünü, markalarını öne çıkarıyor. Türkiye olarak biz de son zamanlarda bunun önemini gördük ama hala tam olarak bu sivil gücü ne ülke içinde ne ülke dışında kullanamıyoruz. İşte tam bu amaçla Mersin Ticaret ve Sanayi Odası olarak – ki tüm Oda ve Borsalar veya STK’lar bahsettiğimiz bu sivil inisiyatifin en etkin oluşumlarındandır – önce yurt içinde bölgesel bir iş birliği hedefi ile bu inisiyatifi aldık ve işe koyulduk.
«
1
2
3
4
5
6
7
8
...
12
13
»